24 Aralık 2013 Salı

54 - ASKERLİK GELDİ BAŞA



1952 baharında, Büyükada’dan Ankara’daki Yedek Subay Okulu’na gittim ve beklenmedik güzel bir sürprizle karşılaştım. Kader, Büyükada Mehmetçik Sokak sakinlerinden dört genci Yedek Subay Ordu Donatım Okulu’nda buluşturuyordu. Karşı komşum Jojo Taranto, yan kapı komşum Maksut Hüdaverdi, yolun en üst ucunda oturan Dani Amram ve ben.

Ankara’dayken, Anadolu Kulübü’ndeki olaya benzer bir olayı da Ulus sinemasında yaşamıştık. Yorucu bir yürüyüş gününden sonra, her nasılsa nöbetçi subayımız, o akşam için bizim sinemaya gitmemize göz yummuştu. Filmin en heyecanlı yerinde, birden  gür bir insan sesi bizleri yatakhaneye çağırmaz mı? Meğer Paşa, okulu teftişe geliyordu ve derhal dönmemiz için sinemaya telefon edilmişti. Ulus ile Dışkapı arasını bir nefeste koşup kan ter içinde giysilerimizle yataklara girmiştik o gece.

Kalaba köyünde yaptığımız askeri bir manevra tatbikatı sırasında yaptığım isabetli bir bazuka atışından dolayı, okul arkadaşlarım adımı ‘Bazuka Viktor’ olarak değiştirmişti. Terhisten sonra dahi, karşılaştığım askerlik arkadaşlarım ve subay üstlerim beni bu lakabımla çağırmaya devam ettiler.

Altı ay sonraki kıta hizmeti için çektiğim kurada ise Balıkesir Beşinci Kolordu çıkmıştı ve orada da yine Büyükadalı Pol Afker’le karşılaşmıştım. Balıkesir’de bir yıl kadar aynı bölümde, aynı odada, teğmen rütbesiyle hizmet verdik. Marmara’nın denizini özlediğimizde Ege’nin Erdek veya İzmir sularına gidip özlem giderirdik.


Fırsat buldukça veya yarattıkça, Büyükada’ya gelmeyi ihmal etmiyorduk.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder